jueves, 21 de junio de 2012

ULASIM LIGINDE ISTANBUL VS BARSELONA

Buraya ayak bastigim ilk günden beri gördügüm en güzel seylerden biri trafik çilesinin olmamasi -Katalanlar trànsit diyor, zira tràfic kelimesi bizim kullandigimiz uyusturucu trafigi gibi bir anlam içeriyor.- Hele ki on yildan fazla Istanbul'da yasayip, bir yerden bir yere varmanin en az yarim saat demek oldugunu kaniksiktan sonra...


Nüfusunun turistlerle birlikte 3 milyon anca oldugu sehir -Kadiköy ilçesi kadar ya var ya yok- hem yasayanina hem gezenine rahat bir ulasim olanagi sunuyor. Nasil mi? 


METRO 

Sanirim bir metropolitanda bulunmasi gereken en önemli ulasim araçlarin birisi olan metroyu sehre adapte etmesi basarilarindan bir tanesi. Istanbul'daki gibi yalnizca bir yöne giden bir hat degil, tüm sehri rahatlikla dolasabileceginiz, birbirlerini en az bir noktada kesen 5 hatti var. Bunlara tren hattini da eklersek sayi ikiye katliyor, zira bir aktarma yaparken metrodan trene kolaylikla ziplayabiliyorsunuz. Caniniz bir yere mi gitmek istedi, bir restoran, bir müze, deniz kenari, dag tepesi...haritaya bakiyorsunuz, hangi sokak-burada ayni isimde iki sokak neredeyse yok, dolayisiyla yolunuzu bulmaniz çok daha kolay, karistirma ihtimali sifira yakin-o sokaga en yakin metro istasyonunu zorlanmadan bulabiliyorsunuz. Düsünün ki Maltepe'de oturuyorsunuz, caniniz Altunizade'ye çikip gün batimini izlemek istedi. Hoop bakiveriyorsunuz ki tepeye en yakin istasyon X, ama baska bir hattin duragi, olsun, nasil olsa Acimadem'de aktarma yapabileceginiz gözüküyor, öyle yer üstünden, öldürücü alt-üst geçitlerden filan degil, direkt yerin dibinde birinden öbürüne jet hiziyla geçis yapip en fazla yirmi dakikada gideceginiz yerde oluyorsunuz. Hafta içi 24.00, cumalari 02.00, haftasonlari sabaha kadar hizmet veren metro bu haliyle bizde de olsaydi ne güzel olurdu degil mi? Ama bir hatti bile senelerce dogru düzgün yapamayan, zamaninda da yerin dibinden araç mi gidermis, üstünden gitsinler de yaptiklarimizi görsünler diyen becerikli ve akilli yöneticilerimizle bu is biraz daha uzayacaga benzer...


Metro davasi burada kapanmadi lakin baska ayrintilarini baska basliklarda yazacagimdan simdilik burada noktaliyorum.





BISIKLET 
Gelelim, benim en çok sevdigim, kullanimi en kolay, en ucuz olan ulasim sekline...Bisiklet! Insana sayginin yaya geçitlerinden anlasildigi bilinir, ben bir de bunun üstüne bisiklet yollarinin varliginin da bir gösterge oldugunu düsünmekteyim. Yollar sahsi araçlarin, otobüs ve taksilerin, bir de bisikletlerin yolu olmak üzere üçe ayriliyor. Bunun olmadigi ara yollar da var - oralarda bir bisikletlinin kazasiz belasiz gitmesi daha kolay - ancak ana yollar ve merkezi ulasim açisindan degerlendiriyorum. Bu bisiklet yollarini ister kendi bisikletinizle, ister yönetimin bir özel sirket araciligiyla sagladigi bisiklet hizmetiyle kullanabiliyorsunuz ki benim kendi bisikletim olmadigindan ikinciyi tercih ediyorum. Buraya geldikten sonra edindigim kimlik numaramla internet üzerinden yaptigim basvuru sonucunda, yillik da belirlenen miktar ücretini yatirarak-30 küsur eurodan 40' a çikti-bir hafta içinde manyetik BICING kartima kavustum. Bununla birlikte özgürlügüme de...Zira metro agindan daha yaygin bisiklet istasyonlari var- sitesinden baktim, 428 tane-, neredeyse ana yollardaki bisiklet yollarinin hemen yaninda her 500 metreye bir, ara sokaklarda, meydanlarda vs vs...Evimden çiktiktan sonra 5 dakika yürüme mesafesinde bir istasyona ugrayip, istasyon basindaki panele kartimi okutup onun seçtigi bisikleti aliyor, koltugunu kendime göre ayarlayip dogruca gitmek istedigim yöne dogru kendi yolumdan gidiyorum.



-Baslangiçta trafige çikmanin oldukça korkutucu geldigini söyleyebilirim ancak çok yüksek çogunlugun trafik kurallarina uydugu bir ortamda bu korkumu çabucak üzerimden attigim da bir gerçek.- Gitmek istedigim yere ulastigimda da illaki orada bir baska istasyon oldugundan oraya birakiyor, ne park, ne kalabalik ne de yol ücreti derdi ile ugrasiyorum. Gerçi bazen bu hizmeti sunan sirketin hizmetlerinden sikayetçi olmuyor degilim. Zira istasyonda bisiklet bulunmamasi, ya da dolu olmasi, bazi bisikletlerin kullanim disi kalmasi-kilitlenmesi ya da yenilenmesi gibi durumlarla karsilasiyorum ama gece 2'ye kadar kullanabildigim bu hizmeti yine de tatmin edici buluyorum. Ve istiyorum ki bu hizmet dünyanin her yaninda yayginlassin. Yayginlassin ki ozonu delme, soludugumuz havayi kirletme, petrol savaslarina sebep olma, trafik canavari yetistirme gibi sinifta kaldigimiz eylemlerin sayisi azalsin...Ama yeditepeli Istanbul'da bu biraz zor. Zira kimse tirmanmayi istemez, köprüden zaten geçemez, bir de çilgin minibüs ve otobüs soförleri ile ayni yolda boy ölçüsemez...Ama belki engebesi olmayan ve daha az nüfuslu diger sehirlerimizde uygulanabilir, uygulanmali...Belediyelere buradan duyurulur...



OTOBÜS
Istanbul'un olmazsa olmasi IETT'ler yani otobüsler burada da var. Genelde kisa mesafeli olanlar kentin yasli sakinleri tarafindan kullaniliyor, uzun mesafeliler ise treni kaçiranlar ya da tren istasyonu olmayan yerler için. Dogruyu söylemek gerekirse gündüzleri  neredeyse hiç kullanmiyorum ama bu sicak günlerde ikinci bir alternatif olabilir diye düsünmeye de basladim, zira hepsi klimali oldugundan sicakta rahat bir nefes alabiliyorsunuz. Bunun haricinde otobüslerin en sevdigim yönü gece yarisi itibariyle NIT BUS dedikleri sistemin baslamasi ve sabah 6'ya kadar her yirmi dakikada bir hareket etmesi.-dikkatinizi çekiyorum, zira Istanbul'da gece saatlerce otobüs bekledigimi bilirim- Özellikle partilerinin bitmedigi gerçegi ile ulasimi yan yana koyarsak, gecenin kaçinda olursa olsun ve ne kadar sarhos olursaniz olun parti sonrasi mutlaka evinize dönebileceksiniz. 

DIGERLERI
Bunlarin haricinde ulasima destek veren tramway, denizi daga baglayan teleferik, benim hiç kullanmadigim ama arkadasim SEBO sayesinde birkaç kez bindigim taksi, ilçeler arasi ulasimi saglayan tren ve kisisel ulasim araçlari arasinda olsa da gençlerin SIKLIKLA kullandigi paten, rollerblade, scooter ve kaykaylar da Barselona trafiginin ve günlük hayatin bir parçasi. Üstüne DOLMUS ve MINIBÜS diye birsey yok. :D Hal böyle olunca, toplu tasima araçlarinin cazibesinin artmasi ve trafigi azaltarak herkese bir nefes aldirmasi da kaçinilmaz hale geliyor. Istanbul'daki kaosa çözüm arayip hala bulamayanlar ya da çözüm diye metrobüs çilesini kullanima sokanlarin kulagina küpe olsun diyelim. 




E o kadar yazdik, olur da buralara gelmek isteyen olursa ellerinin altinda ulasimla ilgili hazir bir link olsun degil mi? http://www.tmb.cat/es/home tüm tarifelere, hatlara ulasabileceginiz, ulasimin resmi sitesi.
Trafikte sabir dileklerimle...
Barselona, Haziran 2012

No hay comentarios:

Publicar un comentario